Hıfzıssıhhayı konuşurken, duygu durumumuzun sıhhatimize olan etkilerini de görmezden gelemeyiz. Kadim tıpta “nefsin hareketi” veya “can hareketi” olarak da adlandırılan bu durumun sıhhatimize etkileri, yadsınamayacak kadar kuvvetlidir.

Nefsin hareketinin beden üzerinde o denli hızlı ve kuvvetli tesirleri vardır ki, zehir, yemek, şarap ve ilaçların dahi önüne geçer çoğu zaman. Yiyen ve içen kişinin vücudunda zehrin etkisi, harareti tende hissedilmediği müddetçe farkına varılmaz. Fakat duygular evvela kan basıncı ve sinir sistemi değişiklikleriyle, vücudun anında tepki vermesine yol açarlar. Öfke, sevinç, korku, keder ve utanma gibi hislerin sıhhatimize olan etkilerine bakalım şimdi..

Öfke

Öfkelenmek ve kızmak, vücudu sevinç ve diğer ruhsal durumlardan daha ziyade etkiler. Öfke ve kızgınlık, kanı hemen harekete geçirir, harareti artırır ve vücuttaki hıltları hareketlendirir. Eğer öfkelenme orta kararda olursa, vücut harareti yürekten bedenin dışına çıkar ve öfkeden hemen sonra beden kuvvetlerinde ve beden cevherinde sevinç ve neşe belirir. Bilhassa serin mizaçlı kimselerde orta kararda bir öfke yararlıdır.

Aşırı öfke ve kızgınlık ise kanı kaynatır, safrayı artırır ve insan benzini değiştirir. Hayati cevherleri bozduğundan önce teni kızdırır, sonra sarartır. Öfke ile insan içgüdüleri karmaşık bir hâl alır ve görüntüdeki güzellik bozulur. Eğer çok büyük bir öfke birden bire yürekten çıkarsa kişinin helâkına dahi sebep olabilir. Bilhassa sıcak mizaçlı kimselere öfkelenmek hayli zararlıdır.

Öfkenin zararı, kalbe kuvvet veren soğuk şerbetlerle hafifletilebilir. Elma, sandal, gül ve limon şerbetleri bu minvaldedir. Yahud soğuk karakterli bir macun olan ve melisa, sığır dili gibi bitkilerle, yakut, inci, mercan gibi mücevheratı içeren “Cevahir Macunu” da yenebilir. Sevilen güzel ve sevimli kişilerle oturup kalkmak ve bunlarla sohbet etmek de öfkenin şiddetini giderir.

Korku ve Keder

Korkuyla birlikte can, bedenin dışından içeriye doğru hareket eder. Korkmak kanı soğutur ve organları ısıtır. Bu sebeple insan tabiatı bu halden uzak olmak ister. Korku, ümitsizlik ve keder insan tenine soğukluk verir ve benzi sarartır. Bu duyguların da aşırısı tehlikelidir.

Eğer bu hisler haddinden fazla olursa vücut ısısı hep yürek içine döner, yürek kasılır ve hararet içinde bunalır. Bu vaziyet ölüme dahi sebebiyet verebilir. Korku, insan bedenine kederden daha fazla tesir eder.

Korku ve kederin zararlarından muhafaza olmak için kişi güvendiği bir ortamda olmalı, sevdiği kişilerin yüzüne bakmalı ve güzel sesler dinlemelidir. Bunun yanında amberli öküzdili şerbeti ve ferahlatıcı şerbetler de korkuyu ve kederi giderici hasletlere sahiptir.

Sevinç ve Mutluluk

İnsanın sevinç duyması, mutlu ve ferah hissetmesi durumunda vücuttaki hayati ısı dışarıya doğru hareket ederek hızla bedene ve ruha yayılır. Sevinçle insanın benzi nurlanır, bedeni kuvvetlenir. Bu sebeple mutlu insanlarda yaşlılık emareleri daha geç görülür.

Mutluluk verici bir olay yaşandığında insan gönlü ferahlar ve daima bu duyguyu arzular. Mutluluk ve sevinç bedeni kuvvetlendirdiğinden, zaman zaman sevinç duymak insanı hastalıklardan uzaklaştırır. Kısacası mutlu insanlar kolay kolay hastalanmazlar. Sevinç ve mutluluk, bilhassa hislerin meydana getirdiği sevdavî hastalıkları giderir. Ümit etmek de aynı şekilde sevinmek kadar faydalıdır. Ümitli insanların yüzü ferah, parlak ve bedeni kuvvetli olur.

Fakat sevincin de aşırısı kalbi zayıflatır ve bazen de katılma haliyle birlikte ölüme sebebiyet verebilir. Bu yüzden çok sevinilecek haberler de alıştıra alıştıra söylenmelidir.

Heyecan

Heyecanlanma, duyguların hareketidir. İnsan, fikrini söyleyeceği bir toplantıda veya bir topluluk önünde bulunduğunda heyecan duyar. Konuşma yapma fikri bazı duyguları harekete geçirir ve böylelikle can bazen içeri, bazen de dışarı hareket ederek heyecana sebep olur. Bu olay muvazeneli olduğunda faydalıdır, zihni açar ve aklı artırır.

Eğer yapılan konuşma alay etmek, yalan söylemek, boş laf konuşmak, şakalaşmak nev’indense söyleyen ve dinleyen insana zarar verir. Böyle konuşmalar beyni kurutur, depresyona sebep olur ve ruhsal bozukluklar doğurur.

devam edecek…